Anadolu'nun şirin kenti Niğde 10 bin yılı aşkın geçmişi ile her zaman gururlu ve onurlu olmuş, kutsal değerler uğruna her zaman her yerde özellikle de vatan savunmasında her türlü fedakarlığın önderliğini yapmış ve yapmayı da kutsal bir görev saymıştır.
Yunan isyanından, Balkanlardan Çanakkale'ye, Yemen'den Kurtuluş Savaşı'na, Kore'den Kıbrıs Barış Harekâtına ve Güneydoğu'da vatanın bölünmez bütününe uğruna fedakarlığın en büyüğünü sorgusuzca, içtenlikle yapmışlardır.
Birinci Dünya Savaşı'nın değişik cephelerinde Çanakkale'de Batı Cephesi'nde çok sayıda şehit vermiştir. Sadece Çanakkale'de 508 evladını kaybetmiştir. İçtiği antla şehit olmaya can atan Anadolu insanının Niğde ilinden Çanakkale savaşlarında Ethem Onbaşı ile başlattığı şahadet yarışı, bölücü örgütle çatışmada şehit olan Jandarma Üsteğmen Ruhi Aksoy, Jandarma Astsubay Erdal Songur, Uzman Jandarma Çavuş Halit Ergüven, Piyade Onbaşı Bülent Tunçbilek, Polis Memuru Murat Şengül, 32 yaşında Hakkari Şemdinli'de şehit düşen Üst Çavuş Cihangir Bekiş, Mardin-Dargeçit'te kahpe kurşunlara hedef olan Uzman Çavuş Kenan Erdem ve daha onlarca şehidimizle devam etmektedir.
Coğrafi konumu itibariyle dünyanın en önemli stratejik bölgelerinden biri olan ülkemiz, bu konumu ile yüzyıllarca çeşitli, gizli ve açık saldırılara hedef olmuştur. Tarihimizde Türk devletini yıkmak için harekete geçen dış güçlerin dışarıdan saldırıları kadar, memleket içinde ihanetleri de Türk devleti için sıkıntılar yaratmıştır. Bugün gittikçe güçlenen Türkiye Cumhuriyeti, Atatürk'ün çizdiği yolda gösterdiği hedefe tarihine yakışır bir şekilde dünyada yerini almaktadır. Türkiye güçlendikçe Türk topraklarının emelleri olan Türkiye'nin ekonomik bakımından güçlenmesinin kendi çıkarları için tehlike gören devletler, ülkemizde sorunlar yaratmaya ve gelişmemizi her yola başvurarak engellemeye çalışmaktadırlar.
Şehit anaları ve babaları, şehit eşleri ve yetimleri!..
Ölüm çok acı, çok ağır ve soğuk bir ifadedir. Ama bu vatan için, vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğü için, kutsal değerler için, olursa anlamı farklı, adeta gıpta edilecek bir olgudur. Sakın onlara ölü gözüyle bakmayınız. Onlar Türk milletinin bağrında yatağın dirilerdir.
Doğu ve Güneydoğu’da yakın dönem savaşlarında görev yaparken şehadet mertebesine ulaşan Niğde Merkezden 90, Altunhisar’dan 9, Bor’dan 15, Çamardı'dan 11, Çiftlik’ten 4, Ulukışla'dan 7’si, Türk Silahlı Kuvvetlerinden 19'da Türk Polis Teşkilatından olmak üzere toplam 155 evladımızı bağrımızda gururla yaşatıyoruz. Ne mutlu onlara ki, aziz vatan için, yüce milletimiz için, vatanımız ve milletimizin bölünmez bütünlüğü için Güneydoğu'da, Kore'de ve Kıbrıs Barış Harekatında şehit oldular.
Cumhuriyetimizi yüceltmek vatanımızı her türlü tehlikeden korumak için canlarını feda eden şehitlerimizi minnetle, şükranlara rahmetle anıyor, aziz milletinizin başta olmak üzere ailesi ve yakınlarına başsağlığı diliyoruz.
Onlar ebedi istirahatgahlarında rahat olsunlar. Kanları yerde kalmayacaktır.