Niğde’yi Sevmekle Başlar Herşey…
: 25-03-2025
Niğde, hem tarihsel hem de kültürel olarak pek çok değeri barındıran bir şehir olmasına rağmen, uzun yıllar boyunca gölgede kalmış ve diğer illerin gerisinde kalmıştır. Çevre illerin daha hızlı gelişmesi, Niğde’nin gelişimini engelleyen faktörlerin başında gelmektedir. Yıllarca duyduğumuz "Niğde gelişmez", "Niğde'den bir şey olmaz" ya da "Niğde, ileriye gideceğine geriye giden bir şehir" gibi söylemler, şehrin üzerinde adeta bir örtü gibi durarak, potansiyelinin ortaya çıkmasına engel olmuştur. Bu karamsar bakış açısı, sadece fiziksel değil, manevi olarak da şehri etkileyerek bir tür tükenmişlik hissi yaratmıştır. Ancak bu algı, Niğde'nin gerçek potansiyelini göz ardı etmekten başka bir şey değildir.
Bugün, Niğde’nin yaşadığı tükenmişlik sadece ekonomik sorunlarıyla sınırlı değildir. Şehrin insanında da bu tükenmişlik hissedilmektedir. Niğde’ye katkı sağlamak isteyen, şehri sevip daha güzel yarınlar kurmayı hayal eden pek çok insan, karşılaştığı siyasi çekişmeler, dar bakış açıları ve küçük çıkar kavgaları nedeniyle engellenmiştir. Ne yazık ki, idealist bir şekilde yola çıkan bu kişiler, çoğu zaman yalnızca hayallerinin başlangıcında bile tıkanmış ve projeleri sekteye uğramıştır.
Niğde’de bir değişim rüzgârı estirmek için cesaretli adımlar atılmasının gerekliliği her geçen gün daha da belirginleşmektedir. Ancak unutulmamalıdır ki, bu değişim yalnızca yöneticilerin ya da siyasilerin değiştirilmesiyle sağlanamaz. Gerçek değişimin temeli, Niğde’ye duyulan sevgiden geçer. Şehir sadece fiziksel olarak değil, ruhsal olarak da kalkınmalıdır. Niğde’yi sevmek, onu sadece sözde değil, her adımda değer katma sorumluluğu olarak görmek demektir. Bu sevda, karamsar algıları yok edecek, şehri büyütüp geliştirecek olan tek güçtür.
Niğde’nin kaderi, sevgiyle ve kararlılıkla değiştirilebilir. Şehir, tarım, sanayi, eğitim, sağlık ve turizm gibi pek çok alanda hak ettiği yeri alabilir. Ancak bunun için ilk adımın atılması gerekmektedir. Niğde’nin geleceği, birlikte çizilecek bir yol haritasıyla şekillenecektir. Bu süreç, sadece yeni kadroların göreve gelmesiyle değil, aynı zamanda geçmişte atılan adımların üzerine yenilerinin eklenmesiyle mümkün olacaktır. Bu, bir bayrak yarışı gibidir; birbirini takip eden kadrolar, aynı hedefe odaklanarak şehri daha ileriye taşımalıdır.
Niğde, sadece bir şehir değil, aynı zamanda büyük bir potansiyelin temsilcisidir. Bu potansiyeli harekete geçirmek için, büyük şehirlerdeki başarı öykülerine bakmak yerine, kendi kimliğimizi ve gücümüzü fark etmeliyiz. Niğde’yi sevmek, ona katkı sağlamak için bir araya gelmek, projeler geliştirmek ve şehri hak ettiği yerlere taşımak, hep birlikte el birliğiyle yapılacak bir iş olmalıdır. Niğde’nin geleceği, buraya olan sevdamızla şekillenecek ve her şey, sevmekle başlayacaktır.
Sevgisiz bir şehri büyütmek, geliştirmek ve kalkındırmak mümkün değildir. Niğde’nin daha güzel bir yarına ulaşabilmesi için, eleştiriden çok çözüm üretmek, küçük çekişmelerden çok büyük hedefler koymak gerekmektedir. Niğde’nin geleceği, her Niğdeli’nin asli görevi olan bu sevda ile şekillenecektir.