Selam söyle o kaşları kemana
Ä°nsaf etsin gelsin gayri imana
Derdi ile oldum deli divane
Mecnunlardan beter etti yar beni
Ne yaptım ne ettim ben o canana
Anlamadım neden küstü yar bana
Bilmem bu hasretlik sürer mi sona
Yanıp yanıp tüter etti yar beni
Elim kolum tutmaz iÅŸden kesildim
Bir pınar gibiydim başdan kesildim
Yemeden kesildim aÅŸdan kesildim
Yataklarda yatar etti yar beni
Fikret’im karaymış meğer kaderim
O sebepten hiç bitmiyor kederim
Nerde akÅŸam orda sabah ederim
Kervanlara katar etti yar beni
Biz doğmadan alnımıza yazılmış
Duyguların süzgecinden süzülmüş
Mühür gibi yüreklere kazılmış
Kulak ver de dinle türküler ne der
Asırlar boyunca bize seslenir
Duyguların gıdasıyla beslenir
İlmek ilmek nakış nakış süslenir
Kulak ver de dinle türküler ne der
Turna avazında bülbül sesinde
Yer bulur duygunun en yücesinde
Bin bir mana yüklü her hecesinde
Kulak ver de dinle türküler ne der
Yürekte sevdadır gönüllerde yar
Çözülmez gizlidir ondaki esrar
Hüzün var sevgi var keder var gam var
Kulak ver de dinle türküler ne der
Kiminde keder vara kiminde neÅŸe
Kimi zemheride benzer güneşe
Barak bozlak hoyrat olur peÅŸ peÅŸe
Kulak ver de dinle türküler ne der
On beÅŸliler akla gelir her yaÅŸta
Karayılan şahin beyle Maraş’ta
Yemen Çanakkale Sarıkamış’ta
Kulak ver de dinle türküler ne der
Emektir duygudur hem özveridir
Atomu parçalar tuncu eritir
Her türlü nefretin panzehiridir
Kulak ver de dinle türküler ne der
Ozanların mızrabında telinde
Yârin nağmesinde seher yelinde
Doğumdan ölüme halkın dilinde
Kulak ver de dinle türküler ne der
Kültür sanat bir ulusun varıdır
Türküler tarihin tanıklarıdır
Ana sütü gibi saftır arıdır
Kulak ver de dinle türküler ne der
Fikret tarif için bulamam hece
Karşı konulamaz böyle bir güce
Umman kadar derin dağ gibi yüce
Kulak ver de dinle türküler ne der
Üç aşk yoksa bir insanın gönlünde
Mevla aşkı vatan aşkı yar aşkı
Hem bugünde hem yarında hem dünde
Mevla aşkı vatan aşkı yar aşkı
İnsan aşk uğruna dağları aşar
Aşk olmayan gönül şaştıkça şaşar
İnsanlar dünyada aşk için yaşar
Mevla aşkı vatan aşkı yar aşkı
AÅŸk olmayan insan gezer divane
Kendi perişandır gönlü virane
Bir anda hükmeder koca cihana
Mevla aşkı vatan aşkı yar aşkı
Sevgi dolu gönül çiçekli daldır
Ana sütü gibi paktır helaldir
Hem çok mübarek hem de kutsaldır
Mevla aşkı vatan aşkı yar aşkı
Fikret âşık olan aşkı anmalı
Her daim kendi âşık sanmalı
Âşık olan bu üç aşka yanmalı
Mevla aşkı vatan aşkı yar aşkı
Anadolu bozkırında
Geze geze usandım ben
YoksulluÄŸun denizindeÂ
Yüze yüze usandım ben
Dertlerim indi derine
Yoksulluk çöktü serime
Çilemi gam defterime
Yaza yaza usandım ben
BoÅŸa geçirdim ömrümüÂ
Gören var mı güldüğümü
Yoksulluğun düğümünü
Çöze çöze usandım ben
Fikret der ki düştüm dara
Talihim bahtımdan kara
Hayırsız sahte dostlaraÂ
Kıza kıza usandım ben
Sözler tapu olsa selamlar senet
Hiç kimse kimseye etmezdi minnetÂ
Dünyamız o zaman olurdu cennetÂ
Mahkeme, avukat, kadı olmazdı
Birbirine kenetlense insanlar
Bunca çıkar için akar mı kanlar
Cüzdanlara sığmasaydı vicdanlar
Kavganın, kemliğin adı olmazdı
Alın yazısını kullar yazmazsa
Dost dostun yoluna kuyu kazmazsa
KardeÅŸ kardeÅŸini gammazlamazsa
Yalan, dolan, dedi kodu olmazdı
Herkese Yunusça bakabilseydik
Sevgi ışığını yakabilseydik
Nefret kalesini yıkabilseydik
Fesatçı, münafık, cadı olmazdı.
Şöyle koklaşarak insan insana
Bir sofrada buluÅŸsaydık yan yanaÂ
Muhabbetle sarılsaydık can cana
Ara yerde kara kedi olmazdı
Fikret der dünyayı paylaşabilsek
El ele tutuÅŸup oynaÅŸabilsek
Bütün dinli dinsiz kaynaşabilsek
Hiç kimse kimsenin yâdı olmazdı.
Hayal mi gerçek mi gördüğüm rüya
Uyur gibi geziyoruz hoyratça
Neden düşman ettik sabunu suya
Kir içinde yüzüyoruz hoyratçaÂ
Övdük yalancıya dillerimizle
Kovduk sinekleri yellerimizle
Boz bulanık akan sellerimizleÂ
Sular gibi sızıyoruz hoyratçaÂ
Dindiren yok yürekteki sızıyıÂ
Defineci gece yapar kazıyıÂ
Kâğıtsız kalemsiz kara yazıyıÂ
Usanmadan yazıyoruz hoyratçaÂ
Tükendi dostluklar hep azar azar
Ali mamur eder velide bozar
Sevgiye barışa dostluğa mezar
Gece gündüz kazıyoruz hoyratçaÂ
Nerde güzellik var deptik devirdik
Çürük kılı birişimle eğirdik
Türküleri topa popa çevirdikÂ
Acımadan bozuyoruz hoyratçaÂ
Fikret senelerce sürer bu dava
Bu belayı baştan bilmem kim sava
Bir yanda küfür var bir yanda duaÂ
Günden güne azıyoruz hoyratça.Â