Nidalar inletti yedi kat arşı
Elbet şiarımız istiklal marşı
Dünya duysun dosta düşmana karşı
Daima geçilmem der Çanakkale
Canlı şahididir Anafartalar
Havada mermiler mermiyi yalar
Dile gelse Arıburnu Tabyalar
Bak neler anlatır gör Çanakkale
Mehmetçik zaferden zafere koştu
Allah Allah deyip sel gibi coştu
Düşmanlar bir anda bu işe şaştı
Övün muradına er Çanakkale
Tek yürekti komutanı eriyle
Isındı siperler nefesleriyle
Yer gök inlemişti top sesleriyle
Kan ile yoğruldu ter Çanakkale
Analar kuzudan umudu kesip
Mevziden mevziiye yel gibi esip
Güneşin kahrından gündüze küsüp
Erkenden battığı yer Çanakkale
Bulutlar hüzünlü ağlıyor hilal
Orada toprağın rengi hala al
Yeri geldiğinde uysal mı uysal
Yeri geldiğinde şer Çanakkale
Yeniden var olduk ulu destanla
Tarihi incele oku ve anla
Daima gururla şerefle şanla
Her zaman göğsünü ger Çanakkale
Rahmet oku ecdadına atana
Sessiz kalma sana kaşın çatana
Fikret der ki canım kurban vatana
Sana feda nice ser Çanakkale
Birlik olsak altmış beş milyon yürek
Barış barış diye atsak ne güzel
Kavgaya nefrete kine ne gerek
Kederi neşeye katsak ne güzel
Sevgi başağından harman eylesek
Dertlinin derdine derman eylesek
Halaylar çekerek türkü söylesek
Dostlukla el ele tutsak ne güzel
Göçüp gitmedi mi sultanı şahı
Erenler aşkına dönsek semahı
Dostluk çarşısına kursak tezgâhı
Sevgi alsak sevgi satsak ne güzel
Atomsuz silahsız bir dünya kursak
İyiyi güzeli doğruyu bulsak
Nefret kapısına bir kilit vursak
Anahtarın suya atsak ne güzel
Hava kararıp ta güneş batmadan
Kimse bilmez bu duyguyu tatmadan
Fikret lokmamıza haram katmadan
Helalce çiğneyip yutsak ne güzel
Selam söyle o kaşları kemana
İnsaf etsin gelsin gayri imana
Derdi ile oldum deli divane
Mecnunlardan beter etti yar beni
Ne yaptım ne ettim ben o canana
Anlamadım neden küstü yar bana
Bilmem bu hasretlik sürer mi sona
Yanıp yanıp tüter etti yar beni
Elim kolum tutmaz işden kesildim
Bir pınar gibiydim başdan kesildim
Yemeden kesildim aşdan kesildim
Yataklarda yatar etti yar beni
Fikret’im karaymış meğer kaderim
O sebepten hiç bitmiyor kederim
Nerde akşam orda sabah ederim
Kervanlara katar etti yar beni
Biz doğmadan alnımıza yazılmış
Duyguların süzgecinden süzülmüş
Mühür gibi yüreklere kazılmış
Kulak ver de dinle türküler ne der
Asırlar boyunca bize seslenir
Duyguların gıdasıyla beslenir
İlmek ilmek nakış nakış süslenir
Kulak ver de dinle türküler ne der
Turna avazında bülbül sesinde
Yer bulur duygunun en yücesinde
Bin bir mana yüklü her hecesinde
Kulak ver de dinle türküler ne der
Yürekte sevdadır gönüllerde yar
Çözülmez gizlidir ondaki esrar
Hüzün var sevgi var keder var gam var
Kulak ver de dinle türküler ne der
Kiminde keder vara kiminde neşe
Kimi zemheride benzer güneşe
Barak bozlak hoyrat olur peş peşe
Kulak ver de dinle türküler ne der
On beşliler akla gelir her yaşta
Karayılan şahin beyle Maraş’ta
Yemen Çanakkale Sarıkamış’ta
Kulak ver de dinle türküler ne der
Emektir duygudur hem özveridir
Atomu parçalar tuncu eritir
Her türlü nefretin panzehiridir
Kulak ver de dinle türküler ne der
Ozanların mızrabında telinde
Yârin nağmesinde seher yelinde
Doğumdan ölüme halkın dilinde
Kulak ver de dinle türküler ne der
Kültür sanat bir ulusun varıdır
Türküler tarihin tanıklarıdır
Ana sütü gibi saftır arıdır
Kulak ver de dinle türküler ne der
Fikret tarif için bulamam hece
Karşı konulamaz böyle bir güce
Umman kadar derin dağ gibi yüce
Kulak ver de dinle türküler ne der
Üç aşk yoksa bir insanın gönlünde
Mevla aşkı vatan aşkı yar aşkı
Hem bugünde hem yarında hem dünde
Mevla aşkı vatan aşkı yar aşkı
İnsan aşk uğruna dağları aşar
Aşk olmayan gönül şaştıkça şaşar
İnsanlar dünyada aşk için yaşar
Mevla aşkı vatan aşkı yar aşkı
Aşk olmayan insan gezer divane
Kendi perişandır gönlü virane
Bir anda hükmeder koca cihana
Mevla aşkı vatan aşkı yar aşkı
Sevgi dolu gönül çiçekli daldır
Ana sütü gibi paktır helaldir
Hem çok mübarek hem de kutsaldır
Mevla aşkı vatan aşkı yar aşkı
Fikret âşık olan aşkı anmalı
Her daim kendi âşık sanmalı
Âşık olan bu üç aşka yanmalı
Mevla aşkı vatan aşkı yar aşkı
Anadolu bozkırında
Geze geze usandım ben
Yoksulluğun denizinde
Yüze yüze usandım ben
Dertlerim indi derine
Yoksulluk çöktü serime
Çilemi gam defterime
Yaza yaza usandım ben
Boşa geçirdim ömrümü
Gören var mı güldüğümü
Yoksulluğun düğümünü
Çöze çöze usandım ben
Fikret der ki düştüm dara
Talihim bahtımdan kara
Hayırsız sahte dostlara
Kıza kıza usandım ben