Niğde’nin geleneksel lezzeti: Köfter Tatlısı

Niğde’nin tarihi ve kültürel mirası içinde önemli bir yere sahip olan köfter tatlısı, geçmişten günümüze taşınan lezzetler arasında yer alıyor. Özellikle bağ bozumu dönemlerinde üretilen bu tatlı, üzüm ve doğal malzemelerle hazırlanarak bölgenin mutfak kültüründe özel bir yer edinmiştir. Ancak günümüzde şehirleşme ve modern yaşam tarzları nedeniyle köfter tatlısı eski popülerliğini kaybetmeye başlamıştır.

KÖFTER TATLISININ YAPIM AŞAMALARI

Mehmet Baş, köfter tatlısının özellikle Eylül ve Ekim aylarında, bağ bozumu zamanında üretildiğini belirterek şu bilgileri paylaştı:

"Üzümler toplandıktan sonra ezilir ve pekmez toprağı ile karıştırılarak kaynatılır. Bu işlem üzüm suyunun asit dengesini düzenlemek için yapılır. Daha sonra dinlendirilen bu karışım tekrar kaynatılır ve belirli bir kıvama geldiğinde içerisine mısır, buğday nişastası ve un eklenerek yoğunlaştırılır. Hazırlanan karışım, çiğ kamış çiller üzerine serilir ve kurumaya bırakılır. Kurudukça dış kısmı şekerlenerek beyaz bir tabaka oluşur. Geleneksel olarak köylerde ve bağ evlerinde yapılan köfter tatlısı, eskiden bayramlarda ve özel günlerde mutlaka ikram edilirdi.”

Ancak günümüzde şehirleşmenin etkisiyle bu geleneksel lezzete ulaşmak zorlaşmış durumda. Mehmet Baş, özellikle köylerde köfter tatlısı üretiminin sürdüğünü, ancak şehir merkezinde bu kültürün giderek unutulduğunu vurguladı.

KÖFTER TATLISI COĞRAFİ İŞARET ALABİLİR

Niğde’ye özgü tatlılardan biri olan ‘Sarı Burma’ yakın zamanda coğrafi işaret tescili almış ve bölgenin gastronomi kültürüne önemli bir katkı sağlamıştı. Mehmet Baş, köfter tatlısının da aynı şekilde tescillenerek hem korunması hem de daha geniş kitlelere tanıtılması gerektiğini belirtti.

"Niğde sadece elmacılığıyla değil, aynı zamanda üzümcülüğüyle de bilinen bir şehir. Fakat zamanla insanlar eski gelenekleri unutmaya başladı. Apartman hayatında yaşayanlar için köfter tatlısını yapmak oldukça zor. Ancak bu kültürü yaşatmak için tescillenmesi ve tanıtımının artırılması gerekiyor."

Özellikle Ramazan Bayramı gibi özel günlerde yerel tatlıların tercih edilmesi gerektiğini belirten Mehmet Baş, endüstriyel tatlılar yerine Niğde’nin doğal balı ve köfter tatlısının sofralarda yer almasını önerdi.

BEDESTEN MÜZESİ BAYRAMDA AÇIK OLACAK

Niğde’nin kültürel mirasını yansıtan önemli mekanlardan biri olan Bedesten Müzesi, bayram süresince ziyaretçilerini ağırlamaya devam edecek. Mehmet Baş, müzenin bayramın birinci ve ikinci günlerinde kapalı olacağını ancak üçüncü günden itibaren halka açık olacağını duyurdu.

Kentin gastronomi kültürünün önemli bir parçası olan köfter tatlısı ve bağcılık geleneği, Niğde’nin mutfak mirasının vazgeçilmez unsurlarından biri olarak değerlendiriliyor. Yetkililer, bu gibi geleneklerin korunması ve gelecek nesillere aktarılması için çalışmalar yapılması gerektiğine dikkat çekiyor.