Kanserin korkulu rüyası Timuçin Hoca Niğde’de

Prof. Dr. Timuçin Çil, Anadolu Haber’e kanserle savaşta başarılı olmanın yollarını anlattı

Halkın Adamı Servet Yüksel daveti üzerine Niğde’ye gelen Prof. Çil, önemli açıklamalarda bulundu. 

Kanser hastalığının tedavisinde ülke genelinde haklı bir üne sahip olan Prof. Dr. Timuçin Çil, kamuoyunda ‘Halkın Adamı’ olarak tanının Servet Yüksel’in özel davetlisi olarak geldiği Niğde’de, Anadolu Haber’e önemli açıklamalarda bulundu. 

Sağlık Bilimleri Üniversitesi Adana Şehir Eğitim ve Araştırma Hastanesi Tıbbi Onkoloji Kliniği Öğretim Üyesi Prof. Dr. Çil, kanser hastalığına yakalanma oranının son yıllarda artış göstermesine rağmen, bu hastalıkla mücadelede, son 20 yılda başarı oranının yüklediğini belirtti.

KANSERE YAKALANMA ORANI DA BAŞARI ORANI DA ARTTI 

Niğde’den de çok sayıda kanser hastasının, Adana Şehir Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde tedavi görmekte olduğunu ifade eden Prof. Dr. Timuçin Çil, son birkaç yıl içinde Adana’ya gelip tedavi gören Niğde hasta sayısında gözle görülür bir şekilde artış olduğunu ifade etti.

PROF. ÇİL NİĞDE’DE 

Hastanede tedavi uyguladıkları hastalarını, fırsat buldukça kendi memleketlerinde de ziyaret ederek tedavi sürecine ilişkin değerlendirmelerde bulunduklarını vurgulayan Prof. Dr. Çil, “Ankara dönüşünde yolumuz Niğde’den geçti. Bugün, arkadaşımız Servet Yüksel’in daveti üzerine Niğde’ye geldim. Servet Bey’in sevgili eşinin uzun soluklu bir tedavi süreci oldu, kontroller için Adana’ya geliyor. Biz de burada tedaviyle ilgili gelinen noktayı görme fırsatı bulduk” dedi. 

SON 20 YILDA ÖNEMLİ GELİŞMELER OLDU 

Kanser hastalıklarının pek çok türünün günümüzde tedavi edilebilir noktaya geldiğine de işaret eden Prof. Dr. Timuçin Çil, ““Son 20 yılda çok önemli gelişmeler olduğunu görüyoruz. 20 yıl içerisinde akıllı ilaçlar, immünoterapi gibi çok yeni tedavilerin geliştirildiğini görüyoruz. Tabii bir grup hastaya hala kemoterapi uyguluyoruz. Ama erken dönemde hastalıklara cerrahi, radyoterapi, kemoterapi, immünoterapi ve akıllı tedaviler, hormonal tedaviler uyguluyoruz. Bunlarda da başarı oranlarının arttığını görüyoruz. Gerçekten başarı oranı çok belirgin olarak yükseliyor” diye konuştu. 

‘AMANSIZ’ HASTALIĞA KARŞI TENCERE TAKTİĞİ 

Sağlık Bilimleri Üniversitesi Adana Şehir Eğitim ve Araştırma Hastanesi Tıbbı Onkolojik Kliniği Öğretim Üyesi Prof. Dr. Timuçin Çil, kanser tedavisinde son 20 yılda çok önemli gelişmelerin yaşandığını belirterek, bu hastalıkla mücadelede başarı oranının yükseldiğini açıkladı.

Kanser hastalığının nedenleri, çeşitleri ve tedavi yöntemleri ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Prof. Dr. Çil, “Fast food ve hazır yemekler yerine tencere yemeklerini yeniden yemeye başlarsak, kansere yakalanma riskimiz de azalır” dedi. 

Kanser hastalıklarının tedavisinde haklı bir üne sahip olan Sağlık Bilimleri Üniversitesi Adana Şehir Eğitim ve Araştırma Hastanesi Tıbbı Onkolojik Kliniği Öğretim Üyesi Prof. Dr. Timuçin Çil, halkın Adamı olarak tanınan Servet Yüksel’in özel davetlisi olarak Niğde’ye geldi. 

Prof. Çil, Niğde’deki hastalarıyla da görüştükten sonra Anadolu Haber’e önemli açıklamalarda bulundu. 

Son 20 yılda kanser hastalıklarında artış olmasına rağmen, kanserle savaşta önemli gelişmelerin yaşandığını belirten Prof. Dr. Çil, günümüzde pek çok kanser türünün artık tedavi edilebilir hastalık kategorisine girdiğini ifade etti.

Kanserin pek çok türünde akıllı ilaçlar ve erken tanının başarı oranının yükselttiğini kaydeden Prof. Dr. Timuçin Çil, “Son 20 yılda çok önemli gelişmeler olduğunu görüyoruz. 20 yıl içerisinde akıllı ilaçlar, immünoterapi gibi çok yeni tedavilerin geliştirildiğini görüyoruz. Tabii bir grup hastaya hala kemoterapi uyguluyoruz. Ama erken dönemdeki hastalıklara cerrahi, radyoterapi, yine kemoterapi, immünoterapi ve akıllı tedaviler, hormonal tedaviler uyguluyoruz. Bunları da başarılı oranın çok arttığını görüyoruz gerçekten başarı oranı çok belirgin olarak yükseliyor” dedi.

Hekimlerin kanserin tedavisi yapmak kadar, insanların bu hastalığa yakalanmasını önlemek için de gerekli çalışmaları yapması gerektiğini belirten Prof. Dr. Çil,  “Biz kimse kanser olmasın istiyoruz. Bunun için de farkındalık yaratacak şeyler yapmak lazım. Kanseri biz oluşum nedenini temelde iki mekanizmaya bağlıyoruz. Bir genetik faktörler, iki değiştirilebilir faktörler. Tabii ki genetik bazı faktörleri düzeltemiyoruz. Ama değiştirilebilir faktörler var. Onlar üzerine çalışma mutlaka yapmamız lazım. Burada da tabii en önemli şey beslenme spor gibi alışkanlıkların arttırılması gerekiyor. Genetik yatkınlık tümünde değil ama kanser tiplerine göre ayrıştırmak daha çok doğru olur. Örneğin meme, yumurtalık kanseri gibi bazı kanserler çok fazla genetik yatkınlık gösterdiğini görüyoruz. Yani buradaki genetik bozukluk aileden kaynaklanabilir. Bireyin genetik yapı bozukluktan kaynaklanabilir ama örneğin meme kanserinden örnek verecek olursak yüzde yirmi civarında hastanın bir genetik yatkınlığını net olarak bugün ortaya konulduğunu görüyoruz” diye konuştu.

 TÜRKİYE'DE EN ÇOK RASTLANILAN KANSER TÜRLERİ 

Ülkemizde en çok rastlanan kanser türleriyle ilgili bilgileri de aktaran Prof. Dr. Timuçin Çil, “Biz kadınları ve erkekleri ayrıştırıyoruz. Kadınlarda meme kanseri çok sık görüyor. İkinci sırada tabii akciğer kanseri hala çok görülüyor. Üçüncü sırada kalın bağırsak kanserleri, yumurtalık kanseri gibi ya da rahim ağzı kanseri gibi kanserlerin hala yüksek oranda görüldüğünü görüyoruz. Erkeklerde ise çok tipik olarak bildiğimiz prostat kanseri birinci sırada. İkinci sırada akciğer, mide, kalın bağırsak gibi kanserlerin ön planda olduğu görülüyor” şeklinde konuştu.

KANSER BİR GELİŞMİŞLİK HASTALIĞI

Kanser hastalığının nedenlerine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Prof. Dr. Çil, “Ben çok tipik bir örnek veriyorum. Kanser bir gelişmişlik hastalığı. Gelişmiş toplumlarda daha çok görülüyor. Gelişmemiş toplumların hastalığı enfeksiyonlardır. Enfeksiyonlar nedeniyle hastalar kaybedilebilir. Ama gelişmiş toplumlarda bakın Amerika'da, Avrupa'da en çok kanser görülüyor. Kronik bir hastalık zemininde ya da kronik hastalıkların çok olduğunu görüyoruz ve de kanserin çok arttığını görüyoruz. Yaşam süresi uzadıkça artıyor. Çünkü kanser bir yaşlılık hastalığıdır. Yaşam süresi uzadıkça kanserin de artması beklenilen bir olaydır. Tabii ki gelişmişlik arttıkça beslenme alışkanlıkları bozuluyor. Öte yandan stresin yoğun olarak yaşandığını görüyoruz. Bu da kanseri arttıran nedenlerden biri. Hareketlilik de şart” ifadelerini kullandı.

“TENCERE YEMEKLERİ YEMEYE TEKRAR BAŞLARSAK KANSER AZALIR”

Prof. Dr. Timuçin Çil, Anadolu Haber’e yaptığı açıklamasını şu ifadelerle sonlandırdı:

“Biz beslenmeyi iki gruba ayırıyoruz. Birinci grup hastalık olmadan kişiler nasıl beslenmeli? Ya da kanser hastası olan ikinci grup nasıl beslenmeli ki kanser olmayalım? Birincisinden başlayacaksak kanser hastalarının her birini bir beslenme tedavisi olması gerekiyor. Bizim zaten hasta takip yönetimimizde bu var. Kanser hastalarının takip ettiğimiz tedavi uyguladığımız hangi tedavi uygularsak uygulayalım her hastamızı Bir beslenme tedavisi yapıyoruz. Karbonhidrat ve ya protein ya da lipit alımlarını değerlendirip ona göre bir beslenme tedavisi uyguluyoruz. Ama çok topluma merak edilen kanser olmamak için nasıl beslenmek gerekiyor?

 Benim hep verdiğim bir tane örnek var ki çok etkili olduğunu düşünüyorum. Eğer tencere yemekleri yemeye tekrar başlarsak kanser azalacaktır. Umarım ki kanser hastalığının sayısı azalır bizde daha az hastayı tedavi ederiz.”