Askıda Bir Hayat: Yüksek Yapıların Görünmeyen Kahramanları

Yükseklerde Bir Meslek: İpli Erişim Teknisyenliği Geleceğin Meslekleri Arasında Yer Alıyor

TV 51 ve Niğde Anadolu Haber mikrofonlarına konuşan İpli Erişim Teknisyeni Kemal Doğan, kamuoyunun fazla bilmediği ancak giderek yaygınlaşan bir meslek olan ipli erişim teknisyenliği hakkında çarpıcı açıklamalarda bulundu. Yaklaşık 8 yıldır sektörde bulunan Doğan, mesleğin hem fiziksel hem de psikolojik boyutlarını, güvenlik kurallarını ve sektörel gelişimini detaylarıyla anlattı.

“ASKIDA ÇALIŞIYORUZ, KORKU BİZİM İŞ GÜVENLİĞİMİZİ ŞEKİLLENDİRİYOR”

Yüksek yapıların dış cephelerinde tamamen askıda çalıştıklarını belirten Doğan, “En büyük önceliğimiz hissiyatlarımız. Korku, endişe ve dikkat, bizi her zaman güvende tutar. Bu sektöre girecek olanların ilk olarak dikkatli olması, ardından ekip ruhunu taşıması ve ciddiyeti benimsemesi gerekiyor” dedi.

ULUSLARARASI AKREDİTASYONLA ÇALIŞIYORLAR

Sektörde sadece Türkiye değil, Avrupa ve Amerika merkezli federasyonlara bağlı olarak da çalışmalar yürüttüklerini ifade eden Kemal Doğan, “IRATA (İngiltere) ve SPRAT (Amerika) federasyonlarına bağlıyız. Bu sistem, bize dünya standartlarında güvenlik ve eğitim altyapısı sunuyor. Türkiye’de ise 5 ayrı şehirde eğitim sahamız var. Seviye 1, Seviye 2 ve Seviye 3 olarak kademeli bir uzmanlık sistemi uygulanıyor” diye konuştu.

EKİPMANLAR HAYAT KURTARIYOR

İpli erişim teknisyenlerinin çalışma sırasında kullandığı ekipmanlar, neredeyse hayati önem taşıyor. Doğan, “Tırmanma aletleri, düşüş durdurucular, çift kollu laklar ve askı aparatları gibi birçok ekipmanla çalışıyoruz. Tüm bu sistemler bizim hem iniş hem de tırmanış anlarımızda güvenliğimizi sağlıyor. Bu aletler olmadan bir dakika bile çalışmak imkânsız” dedi.

GÜNDE 4 SAAT İPTE KALIYORLAR

Proje bazlı çalışmalarda günlük 2 ila 4 saat ipte kaldıklarını ifade eden Doğan, bu sürecin hem kas gücü hem de mental dayanıklılık istediğini vurguladı. “Her gün tepe noktasından sıfıra iniyoruz ya da tırmanıyoruz. Bu işin fiziksel yıpranması oldukça fazla. Ancak yıl geçtikçe vücut da zihin de adapte oluyor” dedi.

“KAZALAR SANILDIĞI KADAR SIK DEĞİL”

Kamuoyunda bu mesleğin çok tehlikeli olduğu yönünde algı olduğunu belirten Doğan, aslında kaza oranlarının oldukça düşük olduğunu söyledi. “İş güvenliğini o kadar sıkı uyguluyoruz ki kaza oranımız %8 seviyelerinde. En küçük detaya bile dikkat etmek zorundayız. Bu iş ciddiyet gerektirir; hata kabul etmez” dedi.

ARAMA-KURTARMA FAALİYETLERİNDE GÖNÜLLÜLER

Sadece ticari değil, gönüllü olarak arama-kurtarma operasyonlarına da katıldıklarını belirten Doğan, “Deprem gibi doğal afetlerde, ipli erişim yeteneklerimizi hayat kurtarmak için de kullanıyoruz. Bu bizim için bir sorumluluk ve görev” şeklinde konuştu.

“BU MESLEK GELECEĞİN YÜKSELEN DEĞERİ OLABİLİR”

Türkiye’deki yüksek yapıların artışıyla sektörde nitelikli personel ihtiyacının arttığını vurgulayan Kemal Doğan, gençlere bu mesleği bir kariyer seçeneği olarak düşünmeleri tavsiyesinde bulundu. “Artık bu alan Türkiye'de büyüyor. Ancak hâlâ yetişmiş uzman eksikliği var. Bu işi seçenler dikkatli, sorumluluk sahibi ve takım çalışmasına yatkın olmalı” ifadelerini kullandı.

Doğan, şu anda Mispak firmasında görev yapıyor ve aynı zamanda eğitmen olarak sektöre yeni uzmanlar kazandırmak için de aktif çalışıyor.

7879f519a92e-89e4-4028-a59f-c998cde90e2b.jpeg image widget. Press Enter to type after or press Shift + Enter to type before the widget