Prof. Dr. Engin, mantar enfeksiyonlarının vücudun her yerinde görülebileceğini ve kaşıntı, pullanma, kırmızı döküntüler gibi belirtilerle kendini gösterebileceğini söyledi. Son dönemlerde özellikle gövde ve genital bölgedeki mantar enfeksiyonlarının tedaviye dirençli olduğunu vurgulayan Engin, "Hem gelen olgu, hasta sayısı fazla. Yeni tanımlanan 1-2 tip var, bu yüzden vakaların sayısında artış olabilir" dedi.
Gençlerde de Görülmeye Başlandı
Prof. Dr. Engin, geçmişte daha çok ileri yaşlarda görülen tırnak mantarının artık gençlerde de görüldüğünü belirtti. Bu durumun uzun süreler boyunca devam edebileceğini ve uygun tedavi gerektirdiğini vurgulayan Engin, "Kepekli, kızarık olması, sedef, egzamayla karıştırılabilir. Aile fertlerinden birinde olduğunda diğerlerine çok rahat bulaşabiliyor. Tüm vücuduna dağılabiliyor, mutlaka uygun tedavi gerekiyor" şeklinde konuştu.
Dirençli Mantar Enfeksiyonlarına Karşı Uyarı
Prof. Dr. Engin, mevcut tedavilere karşı direnç gösteren mantar enfeksiyonlarının arttığını belirterek, "Bu ilaçlara karşı bir direnç olduğundan bahsedebiliriz. Daha çok döküntüyle geliyorlar, vücutta kızarık, kepekli ve sulantılı lezyonlar oluşturuyorlar. Özellikle nemli, terli ve kapalı bölgelerde daha çok görüyoruz" dedi.
Aile Tedavisinin Önemi
Mantar enfeksiyonlarının bulaşıcı olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Engin, aile fertlerinin tedavi edilmesinin önemine vurgu yaptı. Ayrıca, hastaların zaman kaybetmeden uygun tedaviyi alması gerektiğini belirtti. "Mantar enfeksiyonu tüm vücuda yayılabilir ve hastayı rahatsız edebilir. Aile bireylerine bulaşabilir; bu açıdan hastalar çok etkileniyor" dedi.
Uzmanlar, mantar enfeksiyonlarından korunmak için hijyen kurallarına dikkat edilmesi gerektiğini, nemli ve sıcak ortamlardan kaçınılması gerektiğini belirtiyor. Ayrıca, erken teşhis ve uygun tedavi ile enfeksiyonların kontrol altına alınabileceği vurgulanıyor.
Muhabir : İHA
Yorumlar (0)