Sonbahar ayları ile havalar soğumaya başladı ve kış kendini hatırlatıyor. Kış aylarının en büyük sorunu olan kilo alma korkusu hakkında alanında uzman diyetisyenler tavsiyelerde bulundu.
Sonbahar ayları ile havalar soğumaya başladı ve kış kendini hatırlatıyor. Kış aylarının en büyük sorunu olan kilo alma korkusu hakkında alanında uzman diyetisyenler tavsiyelerde bulundu.
Kış aylarında havaların soğuması ve vücut enerjisinin çoğunu bağışıklık sistemine harcamasıyla metabolizmanın yavaşlayacağını söyleyen uzmanlar, bu doğrultuda kilo artışlarının olası olduğunu belirtti.
Soğuk havalara karşı bağışıklık sistemi, hastalıklara (grip, soğuk algınlığı, bronşit gibi) karşı kendini korumak için yağ yıkımını engeller. Bu durumda kış mevsimini sağlıklı geçirmek için bağışıklık sistemini biraz daha güçlendirmek gerekmektedir. Güçlü bir savunma mekanizmasının temelinde ise yeterli ve dengeli beslenme yer almaktadır. Kış aylarında metabolizmanın yavaşlamasına ek olarak fiziksel aktivitenin azalması da kilo artışına neden olmaktadır. Hormonal değişimlere bağlı olarak sindirim sisteminde kabızlık gibi problemler oluşabilir.
Kahvaltının metabolizma hızının yavaşlamasını engelleyeceğini söyleyen uzmanlar, güne besin değeri yüksek bir kahvaltı ile başlanması gerektiğini belirtiyor. Kahvaltının önemine değinen uzmanla açıklamalarında şu ifadelere yer verdi;
Metabolizmanızı iyi çalışır duruma getirmek için mutlaka güne kahvaltı yaparak başlamanız gerekmektedir. İyi bir kahvaltı ile güne başlamak sizin hem direncinizi koruyacak hem kilo kontrolünde siz yardımcı olacak hem de metabolizma hızınızın yavaşlamasını engelleyecektir.
Su tüketiminin sağlıklı bir vücut için olmazsa olmaz olduğunu aktaran uzmanlar, yaz aylarında su kaybının çok olmasından dolayı rahatlıkla su içildiğini, kış aylarında ise bu kaybın minimuma düşerek bu su içme istediğinin azaldığını ifade etti. Kış aylarında metabolizmanın harekete geçmesi için 2-2,5 litre su tüketilmesi gerektiğini belirten uzmanlar şu ifadeleri kullandı;
Yazın sıcaklar nedeniyle rahatlıkla içtiğimiz suyu kışın rahatlıkla tüketemeyiz. Su vücudumuzdaki bütün metabolik reaksiyonların temel direğidir. Kışın su kaybımız daha az olduğu için susama hissimiz azalır, ancak su ihtiyacımızı yine de karşılamamız gerekmektedir. Kışın metabolizmanızı çalıştırmak için susamasanız bile günde 2-2,5 ( 10-14 bardak) litre su tüketilmesi gerekmektedir.
Siyah çay ve kahve yerine bitki çayı içinizi ısıtmak için daha iyi bir seçenek Soğuk hava nedeniyle kışın favori içecekleri genellikle sıcak içeceklerdir. Sıcak içecek olarak genellikle kafein- tein içeriği yüksek olan çay- kahve tercih edilmektedir. Bu konuda bizim önerimiz bitki çaylarını tercih edilmesidir. Kuşburnu çayı C vitamini içerdiği için, rezene çayı gaz sorunlarına iyi geldiği için tercih edilebilir.
Mevsim meyvelerinin tüketimine değinen uzmanlar, kış aylarında Greyfurt, portakal gibi mevsim meyvelerinde bulunan C vitamininin bağışıklık sistemi için çok önemli olduğuna değinen uzmanlar, mevsim meyveleri tam ihtiyacımız olan zamanda oluyor ve bunları tüketmek vücut sağlığı için çok önemli dedi. Kış hastalıklarından korunmak, savunma mekanizmamızı güçlendirmek için de A ve C vitamininden yeterli beslenmek gerekir. Kış sebzeleri ve meyveleri de bu konuda bize yeterli oranda A ve C vitamini sağlayacaktır. Narenciye ( portakal, mandalina, greyfurt ) , havuç, kivi, lahanagiller ( karnabahar, lahana, brokoli, Brüksel lahanası ) , yeşil yapraklı sebzeler (maydanoz, tere, ıspanak ) A ve C vitamininden zengin besinlerdir.
Gerek günlerin kısalması gerekse havaların soğuması ile birlikte fiziksel aktiviteler azalmaktadır. Lifli besinlerin tüketiminin de azalması sonucu kabızlık sorunu kendini göstermektedir. Bu nedenle kış mevsiminin vazgeçilmez yiyeceklerinden kuru baklagillerin, kepekli tahılların (esmer ekmek, bulgur, kepekli makarna / pirinç / erişte / un) ve özellikle C vitamininden zengin sebze ve meyvelerin tüketimine ağırlık verilmelidir.
Kış yaklaştıkça, vücudumuz ısı değişikliğine uyum sağlayabilmek adına harcadığı enerjiyi düşürür. Azalan fiziksel aktiviteye paralel olarak yağ ve şeker tüketimi de kısıtlanmalıdır.
Kış mevsiminde güneş yüzünü daha az gösterdiğinden, D vitamini gereksinmesini karşılamakta sıkıntılar yaşanmaktadır. Bu nedenle havanın güneşli olduğu günlerde 20-25 dakika kadar güneş ışığından direkt olarak yararlanmaya (hafif tempolu yürüyüşler olabilir) ve haftada 2 - 3 kez balık yiyerek kalp sağlığınızı korumaya ve kemiklerimizin de güneşin eksikliğini (D vitamini yetersizliği) daha az hissetmesini sağlayabilirsiniz.”
Muhabir : İHA
Niğde haber / Niğde Son Dakika Haber / Niğde Anadolu Haber
Yorumlar (0)