“Gençler mesleksizlikten dolayı hayata tutunmakta zorlanıyor”

ATO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Halil İbrahim Yılmaz, geleneksel mesleklerde lise düzeyinde eğitim vererek ara eleman sorununu çözmeye çalıştıklarını belirterek, “Çünkü bu ülkenin gençleri, mesleksizlikten dolayı 25’li yaşlara kadar hayata tutunmakta zorluk çekiyorlar. Bu geleneksel meslekler sadece cari açık kapatmaz, yüksek rakamlarda iş gücüne katılmayı da sağlar” dedi.
Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkan Yardımcısı Halil İbrahim Yılmaz, çiçekçiliğin Seviye 4 Meslek olarak ilan edilmesi, meslek standardının içeriği ve perakendecilikte ara eleman sorunu ve çözümüne ilişkin İHA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.
Ankara Ticaret Odası’nın 67 ayrı sektörü, bin 100’e yakın NACE kodu olduğunu hatırlatarak, “Bu geleneksel mesleklerin tamamıyla toplumu tekrar buluşturmak, gelecek nesillere bu meslekleri taşıma iradesi koyuyoruz. Cumhuriyetin 100. yılında ATO da 100. yılını kutluyor. Bu çerçevede çiçeklik ve aktarlıkla ilgili de bir irade ortaya koyduk. Çiçekçi Seviye 4 Ulusal Meslek Standardı Taslağı’nı hazırladık. 23 Ağustos’ta da 2021 tarihinde Mesleki Yeterlilik Kurumu ile Ulusal Meslek Standardı Hazırlama İşbirliği Protokolü’nü imzaladık. Uzun bir süreç yönettik. Sektörle iş birliği içinde çalıştık. Katılımcı bir kültürle sektörün görüşlerini aldık. 9 Temmuz’da ise Resmi Gazete’de yayımlanarak Çiçekçilik Seviye 4 Meslek olarak ilan edildi” ifadelerini kullandı.

“AMACIMIZ GELENEKSEL MESLEKLERLE CARİ AÇIĞI KAPATMAK”
Amaçlarının genç işsizliği azaltmak olduğunu söyleyen Yılmaz, gençliğin potansiyelinin kullanılamadığına da işaret ederek, “Sözlü kültürden yazılı kültüre geçmek. Mesleğin standartlarını güçlendirerek genç işsizliği bu mesleğe doğru yönlendirmek. Bu geleneksel mesleklere cari açık kapatmak. Bu meslekleri popüler hale getirmek. ATO 100. yılında bu geleneksel mesleklerle ilgili irade koymaya devam edecek” diye konuştu.

“MÜŞTERİYE FİYAT VE BİTKİLERİN ÖZELLİKLERİ 
HAKKINDA DETAYLI BİLGİLER VERİLECEK”
Meslek standardında içeriğini ele alan Yılmaz, şöyle devam etti:
“Acil ve stresli durumlarda soğukkanlı davranmak bu meslek standardının verdiği eğitimlerden biri. Müşterilerden edindiğimiz bilgilerin mahremiyetini koruyacağız. Kişisel verilerle ilgili hassasiyetimiz devam edecek. Müşterilerin talebi hakkında önyargılı olmayacağız. Onlara süreç, tasarım dayatmayacağız. Mesleklerle kentlerle o tasarımı birleştireceğiz. Kesme çiçeklerin 8-10 derece korunmasıyla ilgili meslek standardını anlatmaya çalışacağız. Saklanacak çiçeklerin vazolarının temizliğinden çiçeklerin tasarımına kadar bir standart belirlemeye çalışacağız. Siparişi alan işletme sahibi müşterinin talebini, türünü, nereye gideceğini ve amacını sorarak öğrenecek. Bilgiyi not alacak. Süs bitkilerinde saklama sıcaklığının 18-25 derece olduğunu bilecek ve hatırlatacak. Sipariş veren müşterinin bilgilerini detaylı bir şekilde yazacak. İş güvenliğinin bütün hassasiyetini taşıyacak. Önlük, maske, eldiven ile bakteriye karşı dirençli bir süreç yönetecek. Hijyen kurallarına uygun olarak kişisel temizlik konusunda hassas olunacak. Müşteriye alacağı çiçek ve süs bitkisinin özellikleri çok detaylı bir şekilde anlatılacak. Her çiçek bir canlıdır. Bu yüzden bir canlıya bakma hassasiyeti ile çiçeklerle ilgili süreç yönetilecek. Fiyat konusunda detaylı bilgi verilecek. Yüzlerce konuda eğitim vereceğiz.”

Yılmaz, geleneksel mesleklerin istihdamın önünün açılması ile ilgili ATO olarak süreç başlattıklarını belirterek, “Perakendecilikten çiçekçiliğe ve aktarlığa kadar bu geleneksel mesleklerin lise düzeyinde eğitimini vererek ara eleman sorununu çözmeye çalışıyoruz. Çünkü bu ülkenin gençleri, mesleksizlikten dolayı 25’li yaşlara kadar hayata tutunmakta zorluk çekiyorlar. Bu geleneksel meslekler sadece cari açık kapatmaz, yüksek rakamlarda iş gücüne katılmayı da sağlar. Türk çocuklarının bu geleneksel mesleklerle barışmasını lise düzeyinde sağlayıp, açık öğretimde üniversite eğitimine devam etse bile iş hayatında olmasını sağlamaya çalışıyoruz. Ankara’da 400 bin üniversite öğrencisi, bir buçuk milyon genç var. Bu gençlerimizin iş hayatına 17’li yaşlarda girmesi, genç işsizliği azaltmakla beraber kentteki dayanışmayı ve kentteki iş kültürünü geliştirecektir” diye konuştu.