Başın Arka Kısmında Ağrı

Basit bir baş ağrısı deyip geçmeyin. Özellikle başın tepe ve arka kısmındaki ağrıların incelenmesi ve takip edilmesi önem taşıyor.

Başın Arka Tarafında Ağrı Neden Olur?
Baş ağrısı günümüz insanın en sık yaşadığı sağlık sorunlarından biridir. Bu sorun genellikle ağrı kesici, uyku ve dinlenmeyle geçebilecek bir sorun olarak algılanabilir ve önemsenmeyebilir. Oysa baş ağrısı çok nedenli ve çok çeşitli olabilir.

Bugün yüzlerce çeşidi tıp literatürüne geçmiştir. Bazı türleri susuzluk, yorgunluk, stres, yüksek tansiyon, adet dönemi ya da migren gibi bir nedenden kaynaklanabilir, bazıları da önemli bir hastalığa işaret edebilir.

Baş ağrıları iki grupta toplanabilir:

Primer baş ağrıları; migren, vasküler baş ağrıları ve gerilim tipi baş ağrısı.
Hastalık kaynaklı baş ağrıları; metabolik hastalıklar, damar hastalıkları, kafa travmaları, beyinle ilgili hastalıklar, enfeksiyonlar, sinüzit ve nevralji…

Baş ağrısı çok şiddetliyse…
Çok şiddetli ve ani gelişen baş ağrılarına dikkat edilmesi gerekir. Bu tarz ağrılar beyin tümör habercisi olabilir. Kanama yaratan beyin tümörlerinin belirtisi olan baş ağrısı, kişinin o güne kadar hiç yaşamadığı kadar yoğun olan bir baş ağrısı türüdür ve daha sonra bilinç kaybı gelişir. Beyin tümörleri kafatası içinde büyüyerek beynin üzerine baskı yapar. Bazen başın tepe kısmı, bazen başın ön kısmı, bazen de başın arka kısmında ağrı ve boyuna yayılan ağrılar meydana gelir. Kimi zaman da baş ağrısı olmadan çift görme ve görme bulanıklığına yol açar. Bu belirtilere uzun süren bulantılar, kusmalar, kol bacakta kuvvetsizlik, görme bozukluğu ve konuşma bozukluğu eşlik edebilir. Özellikle sabah saatlerinde baş ağrıları daha fazla olabilir.

Devamlılık gösteriyorsa…
Beyin tümörlerine bağlı baş ağrılarında genellikle çok şiddetli değil, orta şiddetli ağrılar meydana gelir ama devamlılık oluşturur. Bu tür baş ağrıları, sorun fark edilmezse tedaviye cevap vermez.

Peki masum baş ağrıları diğerlerinden nasıl ayırt edilebilir?

Hangi uzmana başvurulmalı?
Baş ağrınızın kaynağı, doktorunuz tarafından kesin teşhis edilip belirlenmediyse, süreklilik arz ediyorsa, yaşam kalitenizi bozuyor ve derecesi artıyorsa mutlaka bir nöroloğa görünmenizde fayda var.