Alzheimer hastalığına dikkat çeken Nöroloji Uzmanı Dr. Yaşar Alpaslan, erken teşhisin çok önemli olduğunu vurguladı. Alpaslan, halk arasında unutkanlık olarak bilenen ve 65 yaş üzerinde görülen hafıza bozukluklarının en büyük sebebinin Alzheimerdan kaynaklandığını belirtti.
Alzheimer hastalığına dikkat çeken Nöroloji Uzmanı Dr. Yaşar Alpaslan, erken teşhisin çok önemli olduğunu vurguladı. Alpaslan, halk arasında unutkanlık olarak bilenen ve 65 yaş üzerinde görülen hafıza bozukluklarının en büyük sebebinin Alzheimerdan kaynaklandığını belirtti.
İleri yaşlarda yaşanan hafıza bozukluklarının normal olduğunu düşünülse de bunama belirtisi olan Alheizmerdan kaynaklandığını söyleyen Alpaslan, Türkiye’de 600 binin üzerinde Alzheimer hastasının olduğuna dikkat çekti.
Unutkanlığın her yaş grubunda yaşanabileceğini ifade eden Nöroloji Uzmanı Dr. Yaşar Alpaslan, yaşanan bu durumun günlük koşuşturmalardan ve odaklanma sorunlarından kaynaklandığını belirtti, Alpaslan, unutkanlığın bir hastalık olabilmesi için hastalığın bir parçası olan demans, öğrenilmiş ve kas hafızası haline gelmiş davranışların, sosyal ve gündelik yaşamı etkileyecek şekilde bozukluk göstermesi şeklinde bir etkisinin olması gerekmektedir dedi. Demanslar ve Alzheimer hakkında bilgiler veren Alpaslan, “Demanslar ilk olarak beyin hücrelerinin yaşlanma ve ölümü ile giden ‘nörodejeneratif hastalıklar’ dediğimiz hastalıklar bünyesinde gelişir. Bunun dışında, çoklu beyin damar tıkanıklıklarından kronik infeksiyonlara kadar pek çok hastalıkta zihinsel yetilerde bozukluk olaya eşlik edebilir. Nörodejeneratif demanslar içerisinde en sık görülen Alzheimer hastalığıdır. Başlangıç yaşı 40-90 arasındadır. Sıklıkla 65 yaş üzerinde görülür. Hastalığın ilk başlangıç yakınmaları, beyinde sinir-hücre hasar ve ölümünün başladığı bölge ile ilişkilidir” şeklinde konuştu.
“GÜNLÜK YAŞAMI OLUMSUZ ETKİLER”
Alzheimerin, ilk belirtilerinden birisinin yakın hafızaya ait bozukluklarla başladığını ifade eden Alpaslan, geçmiş anıların hatırlandığı ve yakın zamanda gerçekleşen olaylarda hafıza bozulmaları şeklinde gözükür dedi. Hastalığın ilerlemesi durumunda geçmiş anıları hatırlamada yani uzak hafızada da problemler yaşanacağını ifade eden Alpaslan, hastalığın ilk evrelerinde bireyin, sorduğu soruları ve cevaplarını unutarak aynı soruları tekrarlaması, daha önce anlattığı bir konuyu, olayı veya anıyı hiç anlatmamış gibi defalarca kez anlatması, günlük yaşantıda anahtarı kapıda, yemeği ocakta unutma, konuşma dilinde bozukluklar gibi belirtilerin baş gösterdiğini ifade etti. Hastalığın ileri evlerinde görülen belirtiler hakkında konuşan Alpaslan, “Hastalığın ilerleyen dönemlerinde isimlendirme bozukluğu ve akıcı fakat anlamsız konuşma da olabilir. Beceri isteyen motor işlevlerin kaybı bir diğer durumdur ve ilerleyici beceriksizlik, sakarlık şeklinde anlatılır. Hastalar ellerini eskisi gibi kullanamadıkları, objeleri düşürdüklerinden yakınırlar. Üzerini giyip çıkarmada zorlanırlar ya da ters çıkarılmış bir elbiseyi düzeltemezler. Giyme işlemini başlatamaz ya da başarı ile tamamlayamazlar. Çatal, kaşık kullanmada zorlanırlar. Yazı yazma bozulabilir. Dikiş dikememe, marangozluk işlerinde beceriksizlik, mutfak ve diğer ev aletlerini kullanamama olabilir” ifadelerini kullandı.
“İYİ BİLDİĞİ YOLDA BİLE KAYBOLABİLİR”
Hastaların kaybolma ihtimalinin arttığına dikkat çeken Dr. Yaşar Alpaslan,
“Hastalarda az bildikleri yerlerde, hatta iyi bildikleri yerler dahi dış mekânda yolunu kaybetme görülebilir. Bazı hastalarda ise daha ilginç olarak aradığı eşya gözünün önünde olduğu halde diğer şeylerden ayırıp bulamama, okurken satırların birbirine karışması, yazı karakterlerinin bozulması görülebilir. Görme, işitme ve dokunma algılamasının bozulması da olabilir. Buna bağlı olarak yüzleri, sesleri ve objeleri tanıyamama, vücut tarafını belirleyememe ya da ayırt edememe ortaya çıkabilir. Hücre yaşlanması beynin ön bölgelerine ulaşan hastalarda yargılama, soyutlama sosyal ortam ve konumlara uygun davranma ve dürtü kontrolü bozukluğuna bağlı yakınmalar ya da tam tersine içe kapanma, inisiyatif kaybı görülebilir. Bu olgularda dikkatin kolay dağılması, yeme bozuklukları da tabloya eşlik edebilir. Tüm bu zihinsel fonksiyonlardaki kazanılmış yeti kayıpları nihai olarak günlük yaşam aktivitelerinin pek çok alanında zorlanmalara sebep olur. Günümüzde Alzheimer hastalığı tedavisinde kullanılan ilaçlar hastalığın ilerleme hızını yavaşlatmaya yöneliktir. Henüz hastalığı durdurucu ya da tamamen tedavi edici bir ilaç geliştirilememiştir. Bununla birlikte unutkanlık şikâyeti olan bireylerde tanının erken konması ve tedavinin mümkün olduğunca erken başlanması oldukça önemlidir” şeklinde konuştu.
Niğde haber / Niğde Son Dakika Haber / Niğde Anadolu Haber
Yorumlar (0)