Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü hocalarından Maden yatakları-Jeokimya Ana Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Abdurrahman Lermi, Niğde'nin maden potansiyeli hakkında önemli bilgiler verdi.
Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü hocalarından Maden yatakları-Jeokimya Ana Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Abdurrahman Lermi, Niğde'nin maden potansiyeli hakkında önemli bilgiler verdi. Niğde'nin jeolojik olarak Türkiye'nin önemli bölgelerinden biri olduğunu belirten Lermi, bölgedeki yeraltı kaynaklarının çeşitliliği ve ekonomik değerine dikkat çekti.
Doç. Dr. Lermi, Niğde'nin metalik ve metalik olmayan birçok madene ev sahipliği yaptığını belirtti. Metalik madenler arasında altın, kurşun, çinko, bakır, demir, antimon ve cıva gibi değerli metallerin bulunduğunu ifade eden Lermi, bu madenlerin bir kısmının ekonomik olarak işletildiğini, bir kısmının ise henüz işletmeye uygun olmadığını söyledi.
NİĞDE’DE BİRÇOK MADEN BULUNUYOR
Niğde’de birçok madenin yer aldığını belirten Lermi, Niğde Anadolu Haber’e özel açıklamalar yaptı.
Lermi, “Öncelikle maden ekonomik olarak işletilebilecek ve bir değer taşıyan mineral kayaç topluluklarına diyoruz. Dolayısıyla jeolojik olarak önemli bir yerde yer alan Niğde'de de bunların birçoğunu görüyoruz. Madenleri kabaca metalik madenler ve metalik olmayan madenler olarak ikiye ayrılır. Başta metalik ve metalik olmayanlar, metalik olmayanların içerisine endüstriyel hammaddeler, enerji hammaddeleri, kömür, petrol ve süs taşları gibi birçok şeyi koyabiliriz.” dedi.
LERMİ: “ÇOK ÖNEMLİ BİR BÖLGEDEYİZ”
Niğde’nin maden potansiyeli anlamında çok önemli bir bölgede olduğunu belirten Doç. Dr. Abdurrahman Lermi, konuşmasını şu şekilde sürdürdü:
“Niğde'de potansiyel olarak madenleri birçoğu var. Metalik madenlerden altın, kurşun, çinko, bakır, demir, Krom, antimon, cıva... Bu metallerin birçoğu bu bölgede maden olarak bulunuyor. Bir kısmı ekonomik, bir kısmı günümüz şartlarında işletme açısından ekonomik değil. Bölgede hem sedimanter hem metamorfik, hem de magmatik dediğimiz farklı tipte kayaç grubu mevcut ve her birinin içerisinde ayrı türde maden yataklarını görebiliyoruz. O nedenle maden yatakları açısından potansiyeli yüksek bir bölge olarak da ifade edebiliriz.”
NELER VAR, NELER…
Niğde’de altın, gümüş, çinko, bakır, kurşun gibi önemli madenlerin olduğunu aktaran Lermi, ekonomik olarak bunlardan faydalanıldığını kaydetti.
Lermi, “Niğde geneline bakılacak olursa, özellikle Yahyalı tarafına yakın olarak Aladağların karbonatlı kayaçları içerisinde kurşun, çinko, bakır yatakları var. Bunlardan daha çok çinko ve kurşunun işletildiğini görüyoruz. Ulukışla bölgesinde, Maden köy civarında bakır, kurşun, çinkonun yanında gümüş ve altın oldukça yaygın. Metalik maden olarak “Niğde masifi” dediğimiz (Niğde-Üç kapılı-Çamardı ya kadar uzanır) metamorfik kayaçların içerisinde de Altın, Gümüş, Antimon, demir yatakları ve mermer yatakları mevcut. Mermerler, günümüzde kalsit ocakları olarak işletiliyor. Eskiden blok elde edilemediğinden daha çok kırarak mıcır olarak kullanılıyordu, günümüzde ise öğütülerek geniş kullanım alanı olan kalsit tozu üretilmektedir.
KALSİT TOZU VE JİPS ÜRETİLİYOR
Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü hocalarından Doç. Dr. Abdurrahman Lermi, Niğde’nin hammadde bakımından zengin bir bölge olduğunu söyledi.
Lermi, “Kalsit tozu birçok yerde kullanılıyor; örneğin pimapenlerin dolgu maddesi ilaç sanayi, inşaatta birçok yerde kullanılıyor. Elde edilen kalsit tozu literatüre “Niğde Beyazı” olarak girmiştir ve bu bölgede birçok fabrika var bunu üreten. Öğüterek gerek yurt içine gerekse yurt dışına ihraç edilerek önemli miktarda ekonomik değer katıyor Niğde'ye. Ayrıca Ulukışla tarafında da jips var yani alçı taşı. Büyük bir rezervi olan bir bölge orası da. Alçı yapımında kullanılan Alçı taşı da inşaatta, sanayide birçok yerde kullanılan bir endüstriyel hammadde. Bu nedenle hem alçıtaşı hem de kalsit ve kalsitten üretilen malzemeler üretiliyor Niğde'de. Dolayısıyla potansiyeli yüksek, endüstriyel hammadde bakımından zengin bir bölgedeyiz.”
NİĞDE’DE KİL YATAKLARI DA VAR
Doç. Dr. Abdurrahman Lermi, Niğde’de kil yataklarının da olduğunu ifade etti.
Lermi, konuşmasının devamında, “Kalsitin yanında hafif yapı malzemesi (briket) olarak kullanılan pomza Altunhisar, Melendiz dağlarının etrafında, Küçük Hasandağı, Büyük Hasandağı bölgesinde yaygın olarak bulunmaktadır. Bunların yanında Tepeköy ve Kolsuz bölgesindeki kil yatakları ise bir diğer endüstriyel hammadde olarak işletilmektedir.”
KÖYLER ADINI MADEN OCAKLARINDAN ALMIŞ
Lermi, Niğde’de Gümüş ve Maden köylerinin bölgede bulunan maden ocaklarından adını aldığını hatırlattı.
Doç. Dr. Abdurrahman Lermi, “Türkiye'nin en eski maden işletme ruhsatının olduğu yer Maden köydedir. Bu madenlerden Kurşun, Çinko ve Altın üretilmiştir ve halen üretilmektedir. Ulukışla Maden, Gümüş köy ve Niğde Gümüş Kasabası isimlerini muhtemelen bu eski işletmelerden almışlardır. Maden köyü ve onun üst kesimlerindeki Kızıltepe, Öküzgönü Tepe, Horoz köyü ve civarında Kurşun çinko altın içeren madenler Maden ve Gümüşköy’e taşınarak oralarda işletilmiş olduğu, bölgee yaygın olarak bulunan maden atıklarından anlaşılmaktadır.”
KALAY İŞLETMECİLİĞİ ÇOK ESKİLERE DAYANIYOR
Kalay anlamında da Niğde’nin potansiyelinin olduğunu aktaran Doç. Dr. Abdurrahman Lermi, sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Türkiye'de en eski kalay madeni işletmesi Çamardı Celaller bölgesindedir. Çok eski galerilerin olduğu bölge bugün kapalıdır. Belli bir miktar altın da ihtiva eden bölgede arama faaliyetleri devam etmektedir.
HEM YURT İÇİNE, HEM DE YURT DIŞINA GÖNDERİLİYOR
Doç. Dr. Abdurrahman Lermi, Niğde’de çıkarılan madenlerin hem yurt içine hem de yurt dışına gönderildiğinin altını çizdi.
Lermi, “Bahsi geçen madenlerin yanında Ulukışla ve Çamardı bölgelerinde günümüzde ekonomik olmayan demir yatakları da mevcut. Altın sadece Niğde'de değil, Kayseri-Develi, Himmetdede gibi bölgemize yakın yerlerde de çıkarılmaktadır. Sonuç olarak, Niğde ve civarında metalik madenler yaygın ancak bunlardan en çok işletilen ve üretilen kurşun, çinko ve altındır. Diğer yandan endüstriyel madde olarak kalsit tozu, alçıtaşı, bims yapımında kullanılan pomza, kil yatakları bakımından potansiyeli daha fazladır. Niğde beyazı olarak bilinen kalsit tozu ve Ulukışla'daki alçı taşı rezervleri uzun yıllar işletilecek büyüklüktedir. Niğde civarında birçok yerde üretilen metalik madenler ve endüstriyel hammaddeler hem yurt içine hem yurt dışına gönderilmektedir.” diyerek sözlerini sonlandırdı.
Muhabir : Hatice SöylerNiğde haber / Niğde Son Dakika Haber / Niğde Anadolu Haber
Yorumlar (0)