Üç kuşak aynı sofrada buluştu

Etkinlikte bir araya gelen üç kuşak anneanne, kız ve torun aynı sofrada buluşarak, geleneksel mutfak kültürünü, aile bağlarını ve göçmenlik hikâyelerini paylaştı.

77 yaşındaki anneanne, küçük yaşta annesiz kaldığını belirterek, mutfağa dair çoğu bilgiyi büyüklerinden öğrendiğini söyledi. 

“Üç yaşında annemi kaybettim, annemi pek bilemiyorum ama büyüklerimden çok şey öğrendim,” diyen anneanne, özellikle geleneksel yemeklerin önemine değindi. Keşkek, çömlekte etli kuru fasulye, börek ve ekmek gibi yemekleri halen o eski yöntemlerle yaptıklarını anlattı. “Böreğe biz ‘bide’ deriz, diye gülerek ekleyen anneanne, çömleklerde, yerden yakılan ateşlerle yemek pişirdikleri günleri anlattı.

Etkinlikte konuşan Kadın Kooperatifi üyesi Nazan Şenol, annesinden öğrendiği nohutlu ekmek, ekşi mayalı hamur işleri ve çeşitli pideleri şimdi kendi kızına aktardığını söyledi. 

“Hedefimiz, bu gelenekleri özünü bozmadan gelecek kuşaklara aktarmak.” diyen Şenol, bu amaçla kadın kooperatifini kurduklarını belirtti.

Ailenin en genç ferdi olan torun Ceren Şenol ise bu birlikteliğin kendisinde oluşturduğu duyguyu “samimiyet ve içtenlik” olarak tanımladı. Anneannesi ve annesinden çok şey öğrendiğini dile getiren genç Şenol, “Ne kadar uğraşsam da onların eli kadar lezzetli olamıyor.” dedi. 

Geleneksel kıyafetlerin ve yemeklerin modern çağda unutulmaması gerektiğini vurgulayan Ceren, kültürel mirasa sahip çıkmanın önemine dikkat çekti.