• DOLAR
    33,6716
    %-0,01
  • EURO
    37,1729
    %0,18
  • G. Altın
    2.708,65
    %-0,27
  • Ç. Altın
    4.388,92
    %0,00
  • BIST
    10.041
    0
  • BITCOIN
    58,720.10
    0.29
  • ETHEREUM
    2,641.05
    0.41
  • DOLAR
    33,6716
    %-0,01
  • EURO
    37,1729
    %0,18
  • G. Altın
    2.708,65
    %-0,27
  • Ç. Altın
    4.388,92
    %0,00
  • BIST
    10.041
    0
  • BITCOIN
    58,720.10
    0.29
  • ETHEREUM
    2,641.05
    0.41

Warning: Undefined array key "HTTP_ACCEPT_LANGUAGE" in /home/anadlhaber/domains/nigdeanadoluhaber.com.tr/public_html/haber_detay.php on line 6

Reflü Hastalarına Çay ve Kahve Uyarısı


Dünyada ve Türkiye'de en çok tüketilen içecekler arasında yer alan çay ve kahvenin, aşırı tüketimi durumunda reflü semptomlarını artırabileceği uyarısında bulunan Gastroenteroloji Uzmanı Doç. Dr. Bilal Toka, reflü hastalarının bu içecekleri tüketirken dikkatli olmaları gerektiğini vurguladı.

Reflü Hastalarına Çay ve Kahve Uyarısı
Görsel Kaynağı :
İHA

Çay ve Kahve Reflüyü Tetikliyor

Gastroözofagial reflü hastalığı (GERD), mide asidinin yemek borusuna geri kaçması sonucu ortaya çıkan ve göğüs ağrısı, yanma hissi, yutma güçlüğü gibi semptomlarla kendini gösteren bir klinik durumdur. Doç. Dr. Bilal Toka, reflü hastalarının fazla çay ve kahve tüketmesinin bu semptomları şiddetlendirebileceğini belirtti. Özellikle tedavi sürecinde çay ve kahve tüketiminin azaltılmasının şikayetlerin azalmasına katkı sağlayabileceğini ifade etti.

Aç Karnına Tüketilmemeli

Doç. Dr. Toka, gün içinde aşırı miktarda çay ve kahve tüketiminin reflü semptomlarını artırabileceğine dikkat çekti. Çay ve kahvenin türü ve hazırlama şeklinin de önemli olduğunu belirten Toka, “Kafeinsiz ya da kafein oranı düşük, açık çaylar ve koyu olmayan kahve türleri tercih edilmelidir. Asit içeriği yüksek çay ve kahve türlerinden kaçınılmalıdır. Özellikle koyu kavrulmuş kahveler mide yüzey mukozasını tahriş edebilir ve reflü semptomlarını kötüleştirebilir,” dedi.

Çay ve kahvenin aç karnına tüketilmemesi gerektiğini de vurgulayan Toka, bu içeceklerin yemeklerle birlikte tüketilmesinin mide üzerindeki olumsuz etkileri azaltabileceğini belirtti.

Endoskopik Tedavi Yöntemleriyle Yeni Dönem

Geleneksel tedavi yöntemlerinin yanı sıra, son yıllarda geliştirilen endoskopik antireflü tedavilerinin reflü tedavisinde devrim niteliğinde olduğunu belirten Doç. Dr. Bilal Toka, bu yöntemlerin minimal invaziv bir yaklaşımla, açık ameliyat gerektirmeden yapısal bozuklukları düzeltici müdahaleler sağladığını söyledi. Toka, bu tedavi yöntemleriyle hastaların şikayetlerinin azalabileceğini ve yaşam kalitelerinin artabileceğini vurguladı.

Muhabir : İHA
Niğde haber / Niğde Son Dakika Haber / Niğde Anadolu Haber

Yorumlar (0)




Copyright © 2023 Tüm Hakları Saklıdır Dada Medya
Web Tasarım - Sosyal Medya Yönetimi - Reklam Ajansı - Video Çekim - Grafik Tasarım - Niğde Ajans