Mehmet Yıldırım’dan eğitim çıkışı

ÇYDD Niğde Şube Başkan Yardımcısı Mehmet Yıldırım, Cumhuriyetimizin kurucu değerleri olan laik, bilimsel ve kamucu eğitim anlayışının günümüzde ciddi tehditler altında olduğuna dair çarpıcı açıklamalarda bulundu. 

Yıldırım, “3 Mart Devrim Yasaları sadece geçmişin bir hatırası değil; Türkiye’nin çağdaş geleceğinin ve özgür bireylerin yetişmesinin garantisidir” diyerek, devrim kazanımlarının korunmasının önemine vurgu yaptı.

MEHMET YILDIRIM’IN EĞİTİM VURGUSU

Mehmet Yıldırım, Cumhuriyet’in temellerinin büyük mücadeleler sonucu atıldığını, hilafetin kaldırılması, Öğretim Birliği Yasası’nın kabulü ve dinî kurumların devlet yapısından ayrılması gibi köklü adımlarla laik temellerin oluşturulduğunu belirtti. “Eğitimde bilimsel temelin ve kamucu yaklaşımın yerini, son dönemlerde tarikat ve cemaat bağlantılı yapıların müdahaleleri alıyor. Bu durum, Atatürk’ün çizdiği çağdaş Türkiye hedefiyle çelişmektedir” şeklinde konuştu.

ELEŞTİRİLERİN ODAK NOKTASI: ÇEDES VE MAARİF MODELİ

Yıldırım, Milli Eğitim Bakanlığı’nın uygulamaya koyduğu politikaların, bilimin yerine dini öğretileri ön plana çıkarmaya yönelik olduğunu sözlerine ekledi. Özellikle ÇEDES Projesi ve Maarif Modeli gibi girişimlerin, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın eğitim alanına müdahalesini artırdığını vurguladı. “Bu projeler, Öğretim Birliği Yasası’nın ruhuna aykırı bir biçimde, okullarda dinsel temelli programların yaygınlaştırılmasına zemin hazırlıyor. Böyle bir durum, gençlerimizin özgür düşünme ve sorgulama yetilerini zayıflatmaktadır” dedi.

ÖĞRENCİLER ÜZERİNDEKİ ETKİLER VE GELECEK KAYGILARI

Yıldırım, aynı zamanda MESEM projeleri kapsamında öğrencilerin yaşlarının getiremeyeceği iş yükü altında ezilmesinin, eğitim hakkından uzaklaştırma anlamına geldiğine dikkat çekti. “Öğrencilerimiz, eğitim yoluyla özgür ve eleştirel düşünebilen bireyler olarak yetiştirilmeli; ancak günümüzde uygulanan politikalar onları ucuz iş gücüne dönüştürme riski taşımaktadır” ifadelerini kullandı.

CUMHURİYET DEĞERLERİNE SAHİP ÇIKMA ÇAĞRISI

Mehmet Yıldırım, eğitimde yaşanan bu değişimlerin, Cumhuriyetimizin temel değerlerine yönelik ciddi bir tehdidi oluşturduğunu belirterek, tüm kesimlere çağrıda bulundu. “Laik, bilimsel ve kamucu eğitim anlayışı, yalnızca bireysel özgürlüklerin değil, aynı zamanda toplumsal gelişimin de garantisidir. Cumhuriyetimizin kurucu devrim yasalarını yaşatmak, geleceğimiz için en büyük sorumluluğumuzdur” diyerek, eğitimde devrimci kazanımların korunmasının ve yeniden canlandırılmasının önemine işaret etti.