Misli Ovası’ndan Melendiz’e, Altunhisar’dan Bor’a ve Çamardı’dan Ulukışla’nın köylerine kadar Niğde’nin çözüm bekleyen sorunlarını anlatan ve çözüm önerilerini ortaya koyan BBP Niğde İl Başkanı Karataş, bu tavrıyla toplantılara katılmayan Meclis üyelerine de önemli bir ders verdi.
Karataş, toplantılara katılmayan AK Partili üyelere de çağrıda bulunarak, “İnşallah AK Partili il genel meclis adaylarımız da sorumlulukların bilincinde olarak gelirler burada kendilerine verilen oyların gereğini, sorumluluğunu en kısa sürede yerine getirirler diye düşünüyorum” ifadelerini kullardı.
BBP Niğde İl Başkanı Bünyamin Karataş’ın, Niğde İl Genel Meclisi üyelerine örnek teşkil edebilecek konuşmasından bazı satır başları şöyle:
“Niğde'mizde çözülemeyecek aslında hiçbir problemimiz yok. Biliyorsunuz, Niğde, Kayseri, Konya, Adana üçgenine sıkışmış, adeta tarım şehri olmakla olmamak arasında gidip gelen, sanayileşmeyi de çok isteyen, arzu eden, coğrafi konum olarak da havalimanlarına, deniz limanlarına yakınlığı münasebetiyle çok uygun şartları olmasına rağmen çok becerememiş bir vilayet. Dolayısıyla, il genel meclisimize burada çok önemli bir görev düşüyor.
Bugünkü İl Genel Meclisi’mizin hem Niğde bürokrasisini hem de Niğde valilik bünyesindeki bütün şehre hizmet etmesi gereken kadroları Niğde'ye hizmet noktasında seferber edeceği kanaatindeyim. Gördüğüm kadarıyla Niğde İl Genel Meclisine gerçekten kalitesi çok yüksek bir genel meclisi seçilmiştir. Bu konuda beklentilerin de halkımız nezdinde sizden yüksek olduğunu biliyorum. Onun için, inşallah özellikle tarım konusunda yeni temeli atılmış organize sanayimizin ivedilikle çok hızlı bitirilmesini talep ediyoruz.
Hiçbir partizanlığa girmeden, bütün ortak kaygımız, ortak paydamız Niğdelilik olmak kaydıyla Niğde'nin müreffeh seviyeye yükselmesi, Niğdeli çiftçinin, sanayicinin, emekçinin sofrasındaki ekmeğinin, ticaretinin artması noktasında eminim ki herkes elinden geleni yapacaktır. Dolayısıyla, Niğde Misli Ovası'nda çok ciddi bir tarım icra ediyoruz. Hemen yanı başımızdaki Türkiye'nin tahıl ambarı konumunda olan Konya'da, biliyorsunuz, küresel ısınmadan kaynaklı çok büyük bozukluklar meydana geliyor. Öyle ki, bitkilerde küsmenin yaşandığı söyleniyor, bilim adamları aynı zamanda, bilim adamlarımızın ifadesiyle 30 yıl sonra Konya'da tahıl yetiştiremeyeceksiniz. Dolayısıyla, Konya'ya en yakın, probleminin olmadığı en müsait bu toprakları olan, Niğde gözümüze çarpıyor.
İşte bugün, Emen Ovası'nın Niğde'deki Misli Ovası'nın, Melendiz Ovası'nın, Altunhisar Ovası'nın, bu konuda alternatif tarıma tabi tutulmasını aday olmasını istiyoruz. Değerli hemşerilerim, bakın, Melendiz'de suyumuz akıyor ve hiçbir surette Melendiz'de hiçbir köyümüz istifade etmeden, Aksaray'ın Mamasın Barajı'na gidiyor. Melendiz Ovasındaki tarım arazilerine yapılan imarın acilen durdurulmasını talep ediyorum.
Yine, Murtaza Barajımızın kademeli olarak ya büyütülmesi ya da ikinci bir barajın yapılmak suretiyle Misli Ovasına bu yapılan suyun aktarılmasını istiyoruz. Bakın, devletimizin kudreti her geçen gün büyüyor. İşte otobanlar yapıyoruz, en zor geçitleri dağları deliyoruz, tüneller inşa ediyoruz.
Öyleyse, hemen Avanos'tan kuş bakışı yaklaşık 20-25 kilometre uzaklıkta olan Avanos'tan geçen Kızılırmak'tan neden istifade edemiyoruz? Neden iki tünel su alıp Misli Ovamızdaki yeraltı suyuyla tarım yerine sulama suyuyla tarımı tercih etmiyoruz? Neden Niğde'deki tarım alanlarında alabildiğince bir yapılaşma var?
Bakın, çok defa Niğde'de ifade ettiğimiz bir husus var: Misli Ovasında 30.000'e yakın traktörümüz var. Aziz il genel meclis üyelerimiz, her kasabada 2.000 traktör var. Arkadaşlarımızla istişare ettik, buradaki tarımı kaç traktörle yaparız? Maksimum 500 traktörle yapacağımız bir tarımın, 30.000 traktörle adeta traktör üreticisi konumunda olan Avrupa ülkelerinin çiftçimizi hamalı yapmış durumundayız. Her evde iki üç traktörden bahsediyoruz biz.
Eğer toprakları Konya'ya kadar olmayan Hollanda ile tarım konusunda mücadele etmek istiyorsak, kesinlikle kolektif tarımı bir ve beraber kılacak, çiftçimizi birleştirecek, kolektif tarıma teşvik etmek durumundayız. Bununla ilgili il genel meclisimizin Tarım Bakanlığı nezdinde orta ölçekli köyümüzde uygulanabilir bir proje hayata geçirilebilir diye düşünüyoruz. Çünkü bizim çiftçimiz, gördüğüne inanır. Dolayısıyla, biz çiftçimizi et sığırcılığı, süt sığırcılığı ve süt işleme merkezleri ile buluşturmak, kooperatifleştirmek mecburiyetindeyiz. Aksi takdirde, dünyanın bütün akarsularını Türkiye'yi toplasak, bu akarsular bizim tarımımıza yetmez.
Teknolojik tarım yapmak ve pozitif bilimle barışmak zorundayız. Kaldı ki, Emen Ovasında Devlet Planlama Teşkilatımız tarafından planlanmış Sazlıca'nın yaylası durumundaki arazi üzerinde inşa edilmesi gereken bir Emen Ovası ıslah ve sulama projesi rafa kaldırılmış durumda. Sizlerden istirham ediyorum: Niğde'de, Niğde'deki tarımı ayağı kaldıracak, aynı zamanda bu tarıma dayalı sanayiyi de ihdas edecek projelerin hayata geçirilmesini talep ediyorum.
Bakın, bu ikinci organize sanayi ile ilgili Büyük Birlik Partisi olarak 2004 yılında bir açıklama yaptım. Dedik ki "Edikli Konaklı sınırları içerisinde Kayseri yolu üzerinde bir ikinci organize sanayi temeli acilen atılmalı." O zamanın gazetesi Anadolu Haber gazetemizde bu manşet oldu. Niğde Televizyonumuzda haberlere konu oldu. Dönemin belediye başkanı gazeteci abimiz İrfan Bahar ile röportaj yapıyor. Niğde Televizyonunda bizim gazeteyi gösteriyor, manşeti. Diyor ki, bir siyasi partinin il başkanı ikinci organize sanayi temelinin acilen atılmasını istiyor, ne diyorsunuz efendim? Diyor belediye başkanımız: "Tebessüm ediyor, efendim, daha birinci organize sanayi dolmadı ki." Aziz hemşerilerim, biz Erdoğan Munca beyi ziyaret ettik. Neden dedik? Niğde'ye yeni yatırımcı gelmiyor. O zaman dedi ki bize: "Yeni yatırımcı geliyor ama" dedi, gelen "bizden büyük parsel istiyor. Bizim elimizdeki parseller 10 dönüm, 20 dönüm var. Maksimum birleştirirsek 20 dönüm oluyor." Dolayısıyla, biz cevap veremiyoruz. İşte bugün Sütaş'ın Niğde'den gitmesinin, İsocam'ın Niğde'den gitmesinin, cips fabrikalarının Niğde'ye yatırım yapmamasının sebepleri ikinci organize sanayi temeli. Evet, çok doğru bir proje, geç kalınmış ama çok doğru bir proje. Dolayısıyla, buranın acilen yapılanması ve oradaki ihdas edilecek fabrikaların tarıma dayalı sanayi fabrikaları olması gerekmektedir. Aksi takdirde, biz köylerimize ve kasabalarımıza doğan insanımızı orada doyuramayız. Nüfusumuzun hepsi gurbete gidiyor. Neden gurbete gidiyorlar dersiniz? Çünkü topraklarındaki geçim onlara yetmiyor. Dolayısıyla, her ürettiğimiz fasulyenin, nohutun, patatesin, domatesin mutlaka sanayi mamulünü kurmak mecburiyetindeyiz.
İşte Kemerhisar, Çukurkuyu, Kayı, Bayat köylerinde üretilen domateslerimizin bir çiftçi kooperatifimiz olmadığı için çiftçi kooperatiflerine bir domates salça fabrikası kurduramadığımız için geçen yıl 50 kuruşa tarladan domateslerini alamadık. Dolayısıyla, aziz hemşerilerim, biz tarım kenti olduğumuzu unutmadan ve birlikte hareket etmek zorunda olduğumuzu da unutmadan, Niğde'ye hizmet etmek mecburiyetindeyiz. Burada birçoğunuzu yakından tanıyoruz, arkadaşız, dostuz, hepimiz yakamızdaki rozetimizi çıkardık ve Niğde'ye hizmet için buradayız. Onun için, ben hepinize bugün buradan Büyük Birlik Partisi adına başarılar diliyorum. Allah sizleri muvaffak etsin, Allah Niğde'ye başarılı hizmetler yapmayı nasip etsin. 3 Mayıs Türkçülük Günü(müz bütün Türk milletimize hayırlı ve uğurlu olmasını temenni ediyorum, efendim. Huzurlarınızdan ayrılırken, sizleri Allah'a emanet ediyorum, başarılar diliyorum. İnşallah buradaki il genel meclisimizdeki birlik ve beraberliğin de çok kısa sürede tekrar tesis edilmesini umuyorum, talep ediyorum. Hepinize teşekkür ediyorum, saygılarımı sunuyorum.”
Yorumlar (0)