Gürer: Üretici Topraktan Kopuyor, Türkiye İthalata Bağımlı Hale Geliyor

Gürer, üreticilerin ürünlerini değerinde satamadığını, kamucu bir politika uygulanmadığını ve bu nedenle hem çiftçinin hem de tüketicinin zor durumda kaldığını ifade etti. “Üretici ürettiği ürünü değerinde satamadığı için tarlada bırakıyor, tüketici ise yüksek fiyatlardan ürün alamıyor.” diyen Gürer, Niğde’de patates hasadının da bu durumun somut bir örneği olduğunu vurguladı.

“2025 VERİLERİ ALARM VERİYOR”

CHP Milletvekili Gürer, 2025 yılı tarım verilerinin endişe verici düzeyde olduğunu belirterek şu verileri paylaştı:

Buğday üretiminde son iki yılda 4 milyon ton azalma, Mercimekte 194 bin ton, ayçiçeğinde 400 bin ton, şeker pancarında 2 milyon ton düşüş, Meyve üretiminde ise dramatik gerilemeler: Elma: %48,3, Kiraz: %70, Şeftali: %46,1, Limon: %34,8, Zeytin: %34,7

Gürer, bu tabloyu “Türkiye’nin kendi kendine yeten bir tarım ülkesinden, ithalata bağımlı bir ülkeye dönüşmesinin açık göstergesi” sözleriyle değerlendirdi.

“ÇİFTÇİYE KANUNEN VERİLMESİ GEREKEN DESTEK BÜTÇEDE YOK”

Gürer, 2026 yılı bütçesinde çiftçilere verilmesi gereken desteğin milli gelirin %1’i oranında olması gerektiğini hatırlatarak, “Bütçede çiftçiye ayrılan kaynak yalnızca 168 milyar TL. Oysa milli gelirin %1’i olan 722 milyar TL’nin çok altında.” dedi.

Çiftçilerin kredi borçlarının 1 trilyon TL’yi aştığını belirten Gürer, “Binlerce üretici traktörüne, tarlasına haciz gelmemesi için mücadele veriyor.” ifadelerini kullandı.

“İTHALAT LOBİLERİ KAZANIYOR, ÜRETİCİ KAYBEDİYOR”

CHP’li Gürer, girdi maliyetlerinin (mazot, gübre, ilaç, tohum) sürekli arttığını, ancak çiftçinin satış fiyatının baskılandığını söyledi. Kamunun piyasada etkin olmadığını belirten Gürer, “Bu boşluğu tüccarlar ve ithalat lobileri dolduruyor. Türkiye, artık kendi anavatanı olan kırmızı mercimeği bile ithal eder hale geldi.” diye konuştu.

“PATATES TARLADA KALIYOR, ÜRÜN DEPODA ÇÜRÜYOR”

Niğde’de patates hasadının devam ettiğini belirten Gürer, “Patatesin iri olanı depoya konuluyor, diğerleri tarlada çürümeye bırakılıyor. Toprak Mahsulleri Ofisi devreye girse, bu ürünler tüketiciye uygun fiyatla ulaştırılabilir, israf önlenir.” dedi.

Üretimin sürdürülebilir olması için katma değerli tesislerin kurulması gerektiğini vurgulayan Gürer, ürünlerin depoda çürümesinin hem üreticiye hem ülke ekonomisine zarar verdiğini söyledi.

“ÇİTÇİ DESTEK BEKLERKEN DESTEK GECİKİYOR”

Don ve kuraklık nedeniyle büyük zarar gören çiftçilerin desteklerinin Kasım ayına ertelendiğini hatırlatan Gürer, TBMM’ye sunduğu kanun teklifinde şu önerilerde bulunduğunu açıkladı; Çiftçi borçlarının 3 yıl ertelenmesi, Faizlerin silinmesi, TARSİM’in yeniden yapılandırılması, İcraların durdurulması.

Gürer, “Ancak hükümet bu çağrılara sessiz kalıyor.” dedi.

“KIRSAL BOŞALIYOR, GENÇLER TARIMDAN KOPUYOR”

Cumhuriyetin ilk yıllarında nüfusun %80’inin tarımla geçindiğini, bugün ise bu oranın %5,6’ya gerilediğini hatırlatan Gürer, kırsalda yaşam koşullarının giderek zorlaştığını söyledi. “Köylerde okul yok, internet yok, sosyal alan yok. Gençleri tarımda tutacak destek politikaları geliştirilmezse kırsal tamamen boşalacak.” ifadelerini kullandı.

“KITLIK, CEBİMİZDEKİ PARAYLA BAŞLIYOR”

Gürer, yaşanan ekonomik sıkıntılara dikkat çekerek sözlerini şöyle tamamladı:

“Kıtlık, raflarda ürün olmaması değil; cebimizdeki paranın raftaki ürünü almaya yetmemesidir. Bugün vatandaş ete, süte, temel gıdaya erişemiyorsa, bu da bir tür kıtlıktır.”