Dil ve konuşma problemleri de her geçen gün artıyor

Alanının yalnızca çocuklarla sınırlı kalmadığını vurgulayan Sonkur, ekran bağımlılığına bağlı olarak ortaya çıkan gecikmiş dil ve konuşma problemlerinin de her geçen gün arttığına dikkat çekti.

Sonkur konuşmasında, “Dil ve konuşma terapistliği, çocuklarda ve yetişkinlerde görülen dil, konuşma, ses ve yutma bozukluklarını inceleyen bir alandır”  dedi. Sonkur, özellikle çocukların yaşlarına göre edinmeleri gereken becerilerde eksiklik görülmesi durumunda ailelerin vakit kaybetmeden bir uzmana başvurması gerektiğini belirtti.

Sultan Sonkur, “Mesela bir çocuk 2 yaşına geldiğinde bazı kelimeleri üretebilmelidir. 3, 4 ya da 6 yaşına geldiğinde farklı gelişimsel konuşma becerileri beklenir. Eğer bu becerilerde gecikme varsa, ailelerin bu durumu göz ardı etmemesi gerekir” ifadelerini kullandı.

BAZI AİLELER PROBLEMİ NORMALLEŞTİRİYOR

Toplumda konuşma bozukluklarına karşı hâlâ yanlış inanışların olduğuna dikkat çeken Sonkur, “Bazı aileler, zaten babası da geç konuşmuştu, kuzeni de geç konuşmuştu diyerek bu durumu normalleştirmeye çalışıyor. Ancak bu, kritik müdahale dönemlerinin kaçırılmasına sebep olabiliyor” şeklinde konuştu. 

Her bireyin gelişim sürecinin farklı olduğunu vurgulayan Sonkur, “Teknik olarak ilerlesek de çocuğun ilgisine ve bireysel özelliklerine göre terapi uyguluyoruz. Bu sayede büyük gelişmeler gözlemliyoruz” şeklinde konuştu.

DANIŞANLARIMIZ DA, ONLARA SUNDUĞUMUZ TERAPİLER DE BİRİCİKTİR

Terapilerde karşılaştıkları en büyük zorluklardan birinin bazı ailelerin inkâr ve iş birliği eksikliği olduğunu da dile getiren Sonkur, “Aileler evde sürece destek olmazsa, burada yapılan çalışmalar yeterince pekişmez ve gelişim gerileyebilir” dedi. Süreçle ilgili de bilgi veren Sultan Sonkur, ilk seanslarda yapılan değerlendirmelerin terapinin yol haritasını belirlediğini ifade etti. Terapinin ilerleyen aşamalarında çocuğun ilgi alanına göre teknikler belirlendiğini ve ailenin desteğiyle sürecin şekillendiğini söyledi.

Sonkur sözlerini, “Ne kadar erken müdahale, o kadar sağlıklı konuşma. Danışanlarımız da, onlara sunduğumuz terapiler de biriciktir” diyerek tamamladı.