Bor’da musluktan içilebilir su dönemi başladı

Bor Belediye Başkanı Serkan Baran, ilçenin su kalitesini iyileştirme adına yürütülen projeyi tamamladıklarını duyurdu. Başkan Baran, yaklaşık bir buçuk yıldır üzerinde çalıştıkları projenin tamamlandığını ve Kurban Bayramı’ndan iki gün önce yeni kaynakların şehre su vermeye başladığını açıkladı. 

Bor’un 30-40 yıl öncesine dayanan içme suyu altyapısının günümüz ihtiyaçlarına cevap verememesi üzerine başlatılan çalışmalar sonucunda, yeni su kaynakları devreye alındı.

BOR’UN SU KALİTESİNDE CİDDİ DEĞİŞİM YAŞANDI

Başkan Baran, konuyla ilgili Niğde Anadolu Haber’e yaptığı açıklamada, eski kuyulardan elde edilen suyun içeriğinde bulunan arsenik, yüksek kireç oranı ve diğer kalite değerlerinin zamanla sağlığı tehdit eder boyuta ulaştığını belirtti. 

Baran, Dünya Sağlık Örgütü’nün arsenik oranı sınırını 50 ppm’den 0 ila 10 ppm’e düşürmesinin ardından, ilçede arsenik arıtma tesisinin kurulması zorunlu hale geldiğini söyledi. Başkan Baran, bu tesisin yanı sıra yeni su kaynaklarının devreye alınmasıyla ciddi bir değişim yaşandığını vurguladı.

“YENİ KAYNAKLARDAN GELEN SUYU ARTIK İÇİYORUM”

Serkan Baran, içme suyunda yaşanan dönüşümün en somut göstergesinin kendi evinde yaşandığını ifade ederek, “Ben bayramdan beri evime hazır su almıyorum, çeşmeden akan suyu içiyorum. Laboratuvar ölçümlerini yaptırdım. Şu anda vatandaşlarımız da gönül rahatlığıyla çeşme suyunu içebilirler.” dedi.

KİREÇ CİDDİ ORANDA DÜŞTÜ

Blediye Başkanı Baran, ilçenin eskiden kullandığı kaynaklardan gelen suyun kireç oranı 32 dereceye kadar çıktığını, yeni kaynaklarla birlikte bu değerin 17-19 dereceye kadar düştüğünü belirtti. 

“Kireç oranı konusunda vatandaşlarımızdan zaman zaman şikayetler alıyoruz. Ama şunu net söylemeliyim ki şu anki içme suyumuzun kireç oranı, şişelenmiş sulardan 6-7 derece daha fazla olabilir ama içilebilirlik açısından hiçbir sorun yok” dedi.

“İÇİLEBİLİRLİK SINIRLARININ İÇİNDEYİZ”

Bor Belediye Başkanı Serkan Baran, laboratuvar verilerine dayanarak suyun içme standardına uygun olduğunu belirtti. 

Baran, “TDS (sudaki çözünmüş katı madde miktarı) değerleri vatandaşın elindeki cihazlarla 320-340 civarında çıkıyor. Bu değer, Dünya Sağlık Örgütü’nün belirlediği 500 ppm sınırının oldukça altında. 300 ortalama değer olarak kabul edilir. Bizim bastığımız su 320 civarında çıkıyor. Bu su kesinlikle içilebilir. Dileyen vatandaşlar, laboratuvar testlerini de yaptırabilir. Mahalle çeşmelerinden akan su ile benim evimden akan su aynı. Bu saatten sonra gönül rahatlığı ile tüketebilirler.” ifadelerini kullandı.